
Tutukluluğa İtiraz Dilekçesi Nedir?
Tutukluluk, ceza yargılaması sürecinde bir tedbir olarak uygulanan ancak bireylerin özgürlük hakkını doğrudan etkileyen ciddi bir karardır. Hukuki süreçte, kişinin tutukluluk kararına itiraz etme hakkı bulunmaktadır. Bu itiraz, hukuka aykırı bir tutuklama kararı verilmişse veya tutukluluğun devamını gerektirecek somut bir neden bulunmuyorsa mahkemeye başvuru yapılarak gerçekleştirilir. Tutukluluğa itiraz dilekçesi, tutukluluk durumunun yeniden değerlendirilmesi ve adaletin sağlanması açısından kritik bir role sahiptir.
Tutukluluğa itiraz dilekçesi hazırlanırken, tutuklama kararındaki usul eksiklikleri, delil yetersizliği veya hukuka aykırılıklar gibi hususlar açıkça belirtilmelidir. Blog yazımızda, tutukluluğa itiraz dilekçesi örneğini paylaşarak, bu önemli hukuki hakkınızı nasıl kullanabileceğinize dair rehberlik ediyoruz. Örnek dilekçe, süreçte karşılaşabileceğiniz zorlukları aşmanıza yardımcı olacak önemli detaylar içermektedir. Örnek dilekçeyi indir.
TUTUKLULUĞA İTİRAZ DİLEKÇESİ
NÖBETÇİ ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE
Gönderilmek Üzere
İZMİR 4. SULH CEZA HAKİMLİĞİNE
KARARA İTİRAZ EDEN: …………………………………………….
MÜDAFİİ: Av. Alptuna ALPSOY
Adres: Uğur Mah. 851 Sok. 2/201 Konak/İzmir
KONU: İzmir 4. Sulh Ceza Hakimliğinin ………. tarihli ………. sorgu sayılı kararla vermiş olduğu tutuklama tedbirine itirazlarımız ve SSÇ’nin tahliyesine karar verilmesi talebimizin sunulmasıdır.
AÇIKLAMALAR:
- İzmir 4. Sulh Ceza Hakimliğinin ………. tarihli ………. sorgu sayılı kararyla müvekkilim SSÇ hakkında CMK m.100 gereğince tutuklanma tedbirinin uygulanmasına karar verilmiştir. Verilen karar yerinde olmayıp yasaya aykırıdır. Yasal süresi içinde karara itiraz ediyoruz.
- Kararda “SSÇ’nin üzerine atılı Basit Yaralama suçunu işlediğine dair kuvvetli suç şüphelerini gösterir somut delillerin bulunduğu” ifade edilmiştir. Ancak bu karara dayanak oluşturan deliller eksik ve yanlış yorumlanmıştır. Şöyle ki:a) Şikayetçi, Şizofreni rahatsızlığı tanısı almış bir birey olup, hastalığı nedeniyle olayın gerçekliği konusunda şüphe oluşmaktadır. Hastalığın belirtileri nedeniyle çeşitli sanrıları gerçekleştirdiği bilinmektedir.b) Şikayetçiye ait darp raporundaki bulgular, şikayetçinin beden gücüne dayalı işçiliğinden kaynaklanmış olması ihtimal dahilindedir. Bu rapora dayanarak tutuklama karanın verilmesi hukuka aykırıdır.
- Şikayetçi, SSÇ’ye ve annesine yıllardır sözlü ve fiziki şiddet uygulamaktadır. SSÇ’nin isnat edilen eylemleri, kendini ve ailesini koruma refleksinden kaynaklanmış olabilir. TCK m.25 kapsamında meşru müdafaa ve zorunluluk hali içinde değerlendirilmesi gerekmektedir.
- TCK m.29 gereği haksız tahrik indirimi uygulanması çok kuvvetli bir ihtimaldir. Şikayetçinin suçlu davranışları yıllarca sürmüş, bu sebeple SSÇ’nin cezalandırılması dahi hukuka uygun şekilde indirime tabi tutulacaktır.
- TCK m.31 gereği, 18 yaş altındaki bireylerin hapis cezasına ilişkin önemli indirim oranları vardır. Suç sabit olsa dahi SSÇ cezaevine girmeden hükümlü sürecini dışarıda tamamlayabilecektir. Özellikle CGİTK m.107’deki denetimli serbestlik düzenlemeleri gereği SSÇ’nin tutukluluğu hukuka aykırıdır.
- Kaçma şüpheleri bulunmamaktadır. Tüm deliller toplanmış olup, SSÇ’nin delil karartması ihtimali de yoktur. Bu nedenle tutuklama yerine adli kontrol tedbirleri yeterli olacaktır.
SONUÇ VE TALEP:
Yukarıda açıklanan nedenlerle ve Sayın Mahkemenizin takdir edeceği diğer sebeplerle:
- SSÇ hakkında verilmiş olan tutuklama kararının kaldırılmasına ve tahliyesine,
- Şayet bu talep uygun görülmezse, CMK m.109 gereğince tutuklama tedbirinin adli kontrole çevrilmesine karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.
Tarih: 18.11.2023
SSÇ MÜDAFİİ:
Av. Alptuna ALPSOY